Teknoloji şirketlerinin neredeyse tamamının son yıllarda en çok mücadele verdiği alanlardan biri, kritik pozisyonlarda doğru kişilere ulaşmak ve bu kişileri ekiplerine katmaya çalışmak. “Frontend Developer” yani aslında tam Türkçe adı ile “Arayüz Geliştirme Uzmanı” pozisyonu da şirketlerin, doğru kişi ile doldurabilmek için yoğun çaba harcadığı, pozisyonların başında geliyor.
Bugün büyümekte olan startupların ve güçlü teknoloji şirketlerinin açık pozisyonlarına göz atarsanız neredeyse hepsinde bir Frontend Developer ilanı görebilirsiniz.
Peki, etrafta bu kadar yetenekli kişi varken şirketler neden doğru kişilere ulaşmakta zorluk çekiyor?
1.Kötü hazırlanmış iş ilanı
Kimi zaman şirketlerde iş ilanı hazırlayacak bir uzmanın bulunmaması, bir iş ilanı hazırlanırken şirkete özel olarak oluşturulması gerektiği halde benzer ilanlardan kopyala-yapıştır yöntemi ile ilanların oluşturulması, iş ilanına ve açılan pozisyona gereken önemin verilmemesi başlıca problemlerden sayılabilir.
İlana doğru kişilerin başvurmadığını düşünen şirketlerin iş ilanları yeniden gözden geçirmesi gerekir.
İş ilanında sadece şirketin ne aradığının değil; ekibe katılacak kişiye neler sağlanabileceğinin de yazılması başvuruların sayısını arttırırken; ilana başvuran kişilerin şirketinize daha uygun ve nitelikli kişiler olmasını sağlayacaktır.
2.Şirketiniz hakkında içeriden yayılan bilgi
Şirketiniz hakkında sizin sadece pozitif bilgileri yayınlamanız, şirketiniz hakkında pozitif bir imaj yaratmaya veya pozitif imajı korumak için yeterli değildir.
Ekipte yer alan kişiler de şirketin imajını etkiler. Siz iş ilanınızda veya iş görüşmelerinde fazla mesaiden söz etmeyebilirsiniz, ancak şirketiniz hakkında tek bilgi şirketin paylaştığı bilgilerden alınmaz.
Kafe buluşmalarında, yazılım günleri organizasyonunda, kamplarda, hackathonlar da şirketler ile ilgili bilgiler çok daha aktif ve kaynağından paylaşılır. Genelde bu tür organizasyonlarda birebir kişilerden duyulan bilgiler; şirketin blogunda, iş ilanında veya reklamlarında paylaştıkları bilgilerden daha güvenilir kabul edilir.
Bir yazılımcı şirketten çalışırken veya işten ayrıldıktan sonra başka şirketlerde görüşmelere katılır ve neden işten ayrıldığını; şirketin içerisinde bulunduğu sorunlu durumları paylaşabilir. Şirketten ayrılma kararı alan kişiler ile görüşmeniz; mevcut sorunları çözebilmek için size de önemli ipuçları verecektir.
Bir yazılımcının şirketten neden ayrılabileceği ile ilgili başlıkları biz bir video ile özetlemeye çalıştık. Göz atmak isterseniz:
3. Şirketin ne aradığını tam olarak bilmemesi
Yeni kurulan startuplardan; yüzyıllara damgasını bulmuş köklü şirketlere kadar hangi büyüklükte, hangi güçte ve hangi yapıda olursa olsun her şirketin kendi içerisinde yaşadığı aksayan süreçler vardır.
Şirketler; bu süreçleri sürekli iyileştirmeye çalışır. Eğer yeni mezun iseniz ve şirketlerin pürüzsüz çalıştığını düşünüyorsanız, iş hayatına katıldıktan sonra sizi şaşırtacak süreç aksaklıkları ile karşılaşmaya hazır olun.
İş hayatında genelde yazılım, sistem ve teknik pozisyonlarda çalışanların insan kaynakları departmanını çok da sevmediğini gözlemleyebilirsiniz. İş ilanını hazırlamak insan kaynaklarının görevi gibi görünse de en önemli bilgiyi ve geri dönüşü insan kaynakları çalışanları birlikte çalıştıkları teknik kişilerden alırlar. Daha doğrusu almaları gerekir.
Bazen yeterince bilgi paylaşımı olmayan organizasyonlar, iş ilanları etraftan görülen iş ilanları aynı şekilde alıp paylaşılarak oluşturulabilir. Bu da şirketin ne istediğini tam olarak bilmediği yönünde algılanmasını sağlar.
4. İş Görüşmesi Sonrası Dönüş Yapmamak
İş görüşmesi sonunda her zaman şirketler “Size geri dönüş yapacağız” derler. Ancak görüşme süreci olumlu devam etmiyorsa; çoğu zaman şirketten bir daha haber alamayabilirsiniz.
Çoğu zaman şirketlerin insan kaynaklarının veya işe alım ile ilgilenen yetkili –ki bu startuplarda çoğu zaman şirket kurucusudur– dönüş yapmak için zamanı olmadığı yanılgısına düşebilir. Bu hem görüşme yapan kişinin şirket için negatif düşünmesine, hem çevresine şirket ile ilgili olarak negatif değerlendirme yapmasına hem de şirketin profesyonel görünmemesine neden olur.
İş görüşmesi yaptığınız ve olumlu sonuçlanmayan birisi o gün, şirketiniz için doğru kişi olmayabilir ancak belki bir ya da iki yıl sonra şirketiniz için en doğru kişi olabilir. İş görüşmesi sonrası bir mail ile bilgi paylaşamamış olmak sizin için önemli bir kişi veya kişileri kaybetmek anlamına gelebilir.
5. İş Görüşme Sürecinin Belirsiz Olması
Her şirketin bir görüşme süreci olmalı. Ve bu süreç yazılı olarak ortaya konulmalı. Bu şirket içerisinde bu sürece katılacak kişilerin işini kolaylaştıracağı gibi; şirket ile görüşme sürecine katılacak kişilerin hangi aşamalardan geçeceğini bilmesine de yardımcı olabilir.
Şirket, için ideal İşe alım süreci her şirketten şirkete değişiklik gösterir. Startupların en büyük yaptığı hatalardan biri kurumsal olmak için çeşitli adımlar atarken; en kurumsal şirketlerin işe alım süreçlerini aynı şekilde kopyalamaktır. Gereksiz yere işe alım sürecinin uzatılması hem görüşme yapılan kişinin hevesinin kaçmasına, hem de zamanın verimsiz yönetilmesine neden olur.
Özellikle şirketin pozisyonun kapanması için önceden belirlediği bir tarih olmaması oldukça korkutucudur. Çünkü bu belirsizlik şirketin o pozisyonla ilgili olarak sürekli görüşmelere devam etmesi, şirket için doğru kişiyi aramak yerine sürekli “daha da iyisi” olsun diye aramaya yıllarca devam etmesi anlamına gelebilir.
6. Alternatif Çalışma Türlerine Açık Olmamak
İyi geliştiricilere ulaşmayı zorlaştıran konulardan biri de remote çalışmanın dünya çapında yaygınlaşması. Uzaktan çalışma özellikle büyük teknoloji şirketleri ile iyi geliştiriciler arasındaki mesafeleri ve saat farkını önemsizleştirdi.
Türkiye’de yaşayan pek çok yazılımcı; hem kendini geliştirebilmek hem de döviz cinsinden kazanç sağlayabilmek için global şirketler ile çalışmakta.
Uzaktan çalışma şirketlerin ekip üyesi arayışında global ölçekte rekabet etmesine neden oldu. Bu sebeple freelance, danışmanlık veya uzaktan çalışma gibi alternatif çalışma imkanına yer vermeyen şirketler, günümüzde yetkinliği yüksek kişilere ulaşmakta ciddi problem yaşamakta. Bu gelişmelerin farkında olan şirketler, alternatif çalışma imkanı yaratarak, bu rekabette önemli avantaj sağlamaktadır.
7. Anlamsız Kriterler Belirlemek
Şirketler, güçlü görünmek için bazen ihtiyaçlarından fazla kriterleri; ekibe katılacak ekip arkadaşlarında arayabilir.
İş ilanızda sadece kriter belirtmek için kriter koymak tahmin edileceği gibi mantıklı bir sonuç doğurmaz. Minimalist, sade ve özet iş ilanları her zaman daha sağlıklı sonuç doğurmaktadır.